Ekonomide Fırsatçılık Düzeni: Fırsatçılar Ekonomiyi Nasıl Şekillendiriyor?
Ekonomide fırsatçılık düzeni: Kimse dokunamıyor!-Nuray Babacan, ekonomik kriz ortamında fırsatçılıkla mücadele edilmediğini ve iktidar içindeki grupların bu sistemden nasıl beslendiğini yazdı.
Yazar Nuray Babacan, Türkiye’deki ekonomik sorunların sadece enflasyon ve kur artışlarından ibaret olmadığını, fırsatçılıktan ve komisyonculuktan kazanç sağlayan grupların bu düzeni nasıl koruduğunu anlattı. Babacan’a göre, bu sistemden yararlanan yaklaşık bir milyon kişi bulunuyor ve fiyat denetimi için atılmak istenen her adım, bu gruplar tarafından engelleniyor.
Hal yasası neden çıkmıyor?
“Elmanın kurdu içinde olurmuş“… Enflasyonla mücadele ettiklerini söyleyenlerle, bu kaostan beslenen fırsatçılar, ‘aynı partili’ olursa, işte böyle iki ileri bir geri gidilir.
Babacan, iktidarın yıllardır çıkarmak istediği ancak bir türlü yasalaşmayan Hal Yasası’nın, fırsatçılığı engelleme konusunda nasıl kritik bir rol oynayabileceğini belirtiyor:
“AKP iktidarını izleyenler bilir, Hal Yasası düzenlemesi her dönem en az bir kez gündeme gelir. Komisyonculuğu ortadan kaldırmak, ürünlerin üreticiden halka aracısız ulaşmasını sağlamak, hal mafyasıyla mücadele etmek amacı taşıyan düzenleme ne hikmetse bir türlü yasalaşamaz.”
“Bu düzenleme, en az üç bakan değiştirdi. Fırsatçılığı ortadan kaldırmaya yönelik adım atılamadı.”
Babacan, AK Parti içindeki bazı siyasilerin de bu durumdan şikayet ettiğini belirterek, fırsatçı grupların nasıl engeller çıkardığını şöyle aktarıyor:
“Hal yasası baskı grupları yüzünden çıkartılmıyor. Fırsatçılıktan komisyonculuktan para kazanan bir milyonluk bu kitleyi ürkütmemek için adım atılmıyor. Et fiyatlarının kontrol edilmesi, üreticiden markete kadar arada yapılan fiyat artışlarının kontrol edilmesini sağlayacak mekanizma da kurulmadı. Ne zaman gündeme gelse birileri devreye girip engelliyor.”
Yumurta lobisi nasıl fiyat artırıyor?
“Geçtiğimiz aylarda, yumurta fiyatlarının 30 gün içerisinde yüzde 50 oranında arttığı saptandı. Bunu tetikleyecek hiçbir neden olmadığı görüldü. Araştırılınca, yumurta üreticilerinin ortak hareket ederek, üretimi yavaşlattığı, piyasada daralma yaşanınca da üretimi arttırarak yeni fiyatlı yumurtaları piyasaya sürdüğü ortaya çıktı.”
Babacan, bu tür fiyat manipülasyonlarının AK Parti kulislerinde konuşulduğunu ancak herhangi bir adım atılmadığını vurguluyor:
“Bu saptamalar, AKP kulislerinde anlatılıyor. Peki, bu konuda adım atan bir makam, bakanlık duydunuz mu? Zaman zaman fırsatçılara mücadele yapıldığı algısı yaratılmasına karşın, raflardaki fiyatların sürekli artması engellenemiyor.”
Et ve Balık Kurumu’nun gelirleri neden üreticiye gitmiyor?
Babacan, et ithalatı ve fiyatları konusunun da benzer bir kısır döngü içinde olduğunu söylüyor:
“Bir süreden beri et ithalatını firmalar değil, Et ve Balık Kurumu yapıyor. Bu kurum, tüm zamanların en çok karlı dönemini yaşıyor. Bu paranın yerli üreticinin desteklenmesi için kullanılması gerekir. Ama kimse böyle bir adım beklemiyor, çünkü bu gelir hazineye gelir kaydedilecek. Gediği kapatmak için.”
Babacan, üreticinin desteklenmemesi halinde et ithalatının uzun vadede çözüm olmayacağını belirterek şu uyarıyı yapıyor:
“Oysa hayvan üreticilerine teşvik olarak kullanılsa, bir süre sonra et ithalatı ortadan kalkacak. Yerli üreticiyi korumak isteniyorsa, destek verip onların gelişmesini sağlamazsanız, orta vadede hep birlikte kaybedeceğiz.”
Kamu tasarrufu mu, algı yönetimi mi?
Babacan’a göre, hükümetin kamu harcamalarında tasarruf yapıldığına dair açıklamaları da gerçeği yansıtmıyor:
“Enflasyonla mücadele için yapısal adımlar atılmadan sonuç alınmayacağı ortada. O yüzden kamuda yapıldığı iddia edilen ‘tasarruf’ herkesi güldürüyor. Araç tasarrufu ‘cambaza bak’ demek gibi…”
“Asıl tasarrufun, ihale yasalarına uyulması, DMO alımlarına bakılması, kamuyu zarara uğratan müteahhitlerin ayıklanması, yüksek bedelli ihalelerin ve yolsuzluğun önlenmesiyle sağlanabileceğini herkes biliyor. Bu başlıklardan sağlanacak tasarruf, 300-500 araç alımıyla sağlanacak olandan binlerce kat fazla olacak.”
Babacan, hükümetin ekonomik önlemler almak yerine, fırsatçıları koruyan yapıyı sürdürdüğünü ve bu nedenle gerçekçi adımlar atılamadığını belirterek yazısını şöyle noktalıyor:
“Bütüncül önlemler uygulanmıyor. Tüm bakanlıkların üzerine düşeni yapması gerekir. Ne denetim, ne yaptırım, ne caydırıcılık konusunda adım atılıyor, ne de yasa çıkartılıyor. Anlatılanlar sadece algı operasyonu…Çünkü işin ucunda bundan olumsuz etkilenecek gruplar var. Ve hepsi iktidarın kankası…”
Daha Fazla Haber Okumak İçin Tıklayın!
Daha Fazla Siyaset Haberi Okumak İçin Tıklayın!
Tüm Köşe Yazılarına Ulaşmak İçin Tıklayın!