DOLAR

38,8520

EURO

43,3708

ALTIN

3.997,10

BIST

9.668,36

Estetikten Fazlası: Göz Kapağı Sorunu Hayati Riskler Taşıyor!

Estetikten Fazlası: Göz Kapağı Sorunu Hayati Riskler Taşıyor!

Göz Kapağı Düşüklüğü Sadece Estetik Bir Sorun Değil: Göz Sağlığını Tehdit Edebilir!

Göz kapağı düşüklüğü, hem estetik kaygı hem de görme sorunlarına neden olabilen önemli bir sağlık sorunu. Uzmanlara göre, bu durumun doğru şekilde değerlendirilmesi ve nedene göre tedavi edilmesi hayati önem taşıyor.

Göz Kapaklarında Zamanla Sarkan “Perde”

Göz kapağı düşüklüğü (ptozis), özellikle yaşla birlikte ortaya çıkan, bazı durumlarda ise doğuştan gelen bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Uzmanlar, bu rahatsızlığın yalnızca kozmetik değil, aynı zamanda görme fonksiyonlarını etkileyebilecek ciddi bir sorun olduğuna dikkat çekiyor.

Doğuştan ve Sonradan Gelişen Farklılıklar

Doğuştan görülen göz kapağı düşüklüğü, göz kapaklarını yukarı kaldıran “levator palpebralis” kasının gelişmemesi sonucu oluşur. Bu durumun her 10 bin doğumda bir görüldüğü tahmin ediliyor. Eğer göz kapağı göz bebeğini kapatacak kadar düşükse, bu durum göz tembelliğine neden olabilir ve görme kayıplarıyla sonuçlanabilir. Bu nedenle tedavi estetikten çok fonksiyonel bir zorunluluk olarak değerlendirilir.

Erişkinlerde Daha Sık Görülüyor

Erişkin bireylerde göz kapağı kaslarının zamanla zayıflaması, travmalar, geçirilmiş ameliyatlar veya sinir hasarları bu duruma yol açabilir. Özellikle katarakt ameliyatı geçirmiş kişilerde bu risk artar. Ayrıca göz kapağında oluşan kitleler veya nörolojik hastalıklar da düşüklüğe neden olabilir.

Neden Belirlenmeden Tedaviye Başlanmamalı

Uzmanlar, tedaviye geçmeden önce göz kapağı düşüklüğünün altta yatan nedeninin mutlaka araştırılması gerektiğini vurguluyor. Örneğin, myastenia gravis gibi nöromüsküler hastalıklarda gün içinde düşüklük artarken, bazı sinir felçlerinde ise sabit seyreder. Bu tür durumlar sadece cerrahi değil, nörolojik destek tedavilerini de gerektirebilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü Nasıl Tedavi Edilir?

Tedavide ilk tercih, levator cerrahisi olarak bilinen yöntemdir. Bu yöntemle kasın çalışması güçlendirilir ve kapağın pozisyonu hastayla birlikte ayarlanır. İşlem, lokal anestezi altında yaklaşık 15-20 dakika sürer.
Kasın yeterli çalışmadığı vakalarda ise frontal askı yöntemi uygulanır. Bu teknikte, göz kapağı alnın üst kısmındaki kasa bağlanarak kaldırılır. Silikon ipler veya hastanın bacaktan alınan kas dokusu bu işlemde kullanılabilir.

Göz Kapağı Ameliyatlarına İlgi Artıyor

Yapılan global araştırmalara göre, göz kapağı estetiği ameliyatları dünya genelinde artış gösteriyor.

ABD’de 2020 yılında 325.000’den fazla kişi bu operasyonu geçirdi. Güney Kore’de oran %13.5, Birleşik Krallık’ta ise %11.5 seviyelerine ulaştı.    Bu da hem sağlık hem estetik amaçlı göz kapağı işlemlerinin yükselen bir trend haline geldiğini gösteriyor.

Daha Fazla Haber Okumak İçin Tıklayın

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ